BAŞKAN MURAT HAZİNEDAR’DAN YARGIYA MALVARLIĞINI DENETLEMESİ İÇİN TARİHİ ÇAĞRI

Beşiktaş Belediye Başkanı Av. Murat Hazinedar,  bugün bir gazetede kendi hakkında çıkan ‘SKANDAL BOĞAZ’I AŞTI’ başlıklı gerçek dışı ve kişilik haklarına saldırı niteliği taşıyan manşete sert tepki gösterdi.  Hazinedar, yaptığı basın açıklamasında, “hodri meydan” diyerek bütün malvarlığının araştırılması için Uluslararası Bir Denetleme Kuruluşu’na başvuracağını açıkladı ve yargıyı göreve davet etti. Tüm malvarlığım incelensin…

Bazı medya organlarının CHP’li Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar’a karşı mal varlığı üzerinden yürüttüğü operasyon devam ediyor. Şahsına yapılan bu itibar suikastı nedeniyle kameralar karşına geçen Başkan Hazinedar, hakkında çıkan gerçek dışı ve kişilik haklarına saldırı niteliği taşıyan manşetler hakkında bir basın açıklaması yaparak yargıyı göreve çağırdı. Başkan Hazinedar, ayrıca CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı gibi malvarlığının araştırılması için pazartesi uluslararası bir denetleme kuruluşuna başvuracağını açıkladı.

“MALVARLIĞININ ARAŞTIRILMASI İÇİN PAZARTESİ ULUSLARARASI BİR DENETLEME KURULUŞUNA BAŞVURACAK”

Başkan Murat Hazinedar yaptığı açıklamada, “2014’te göreve başlamadan önceki malvarlığımız ve bugünkü malvarlığımız işte burada. Bunların hepsi Kaymakamlığa verildi. Bir kuruş artış yok. Aldığım villa ile ilgili dezenformasyon yapıyorlar. Orada kendisine ruhsat verdi diyorlar ben kendime ruhsat filan vermedim. Ben daha yıkılmış ve bütün işlemleri yapılmış, benim başkanlığımdan önce işlemleri bitmiş bir metrekare yeni hiçbir şey olmayan bir yeri aldım. Ben aldıktan önce de sonra da benim belediye başkanlığı dönemimde aldığım yere dair en küçücük bir imar değişikliği olmamıştır. Bir tek metrekare imar değişikliği yok. Beşiktaş’ta oturmaya karar verdik, bir hukukçuyum ben, avukatım, neyin eksik neyin yanlış olacağını bilirim ben. Göktürk’te oturuyorum, yine müstakil bir evde oturuyorum. Yine aynı şekilde müstakil bir ev olsun diye Beşiktaş’ta üstelikte Balmumcu’da bir ev satın aldım. Yıkılmış yapılmak üzere olan bir ev. Daha önceden bütün imar işlemleri bitmiş bir evi satın aldık ve yapacağız. Şimdi bir metrekare imar artışı olmayan daha önceden imar planına dair her şeyi tamamlanmış ve de kendi banka hesabımdan tamamı belediye başkanı olmadan önceki malvarlığımı içeren banka hesabımdan yatırıldı. Ve o evin 10 tanesini alacak kadar param var. Bunların tamamı da resmi olarak hesabıma gelmiştir. Benim şirketimi sattığım şirket dünyanın en önemli kuruluşlarından bir tanesine şirket değerlendirmesi yapmış ve sadece o bir şirketi 17 milyon dolara satın almıştır. Dolayısıyla para benim hesabıma banka marifetiyle geldi. Şu anda para hesabımda. Orada 21 bin TL’lik vergiden bahsediliyor. Bir avukat her gün para kazanmaz. Ben çünkü özel işlere bakan bir avukattım. Bazen çok para kazanırsın bazen çok az para kazanırsın. Bazen kişisel olarak yatırımlar yaparsın, o yatırımlardan çeşitli indirimler olur. Ama benim sahip olduğum şirketlerin ne kadar vergi verdiği kurumlar vergisinde var. Yani yaptığım yatırımlarda var. Bir kişi yatırımlarını şirket üzerinden yapıyorsa şirketlerinin vergilerine bakmak gerekir. Şirketlerinin değerlerine bakmak gerekir. Dolayısıyla bu durumda kişisel vergilendirmeye bakılmaz. Burada bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Ve burada biz de seçilmiş kurbanlardan birisiyiz. Ama bu CHP üzerinden tutmaz çünkü onlar kendilerine ortak arıyorlar. Yani kendilerinin düştüğü durum malum bizi de bu duruma sokarak herkes böyle yarın siyasete şöyle bir bakın arkadaşlar aileden siyasete girmeden ekonomik gücü çok olup itibarı, aile itibarı, geçmişi, kişisel kariyeri hepsi çok iyi olup da bu kadar siyasette mücadele eden adam var mı? Bir bakın, inat edin şöyle bir bakın ne olur isim vermeyeyim.  Ordu’da bakın, Türkiye’de bakın. Hep tepeden gelir bu tür insanlar ben tabandan geliyorum, emek vererek geliyorum bak hep tepeden gelir onlar siyasetin aristokratlarıdırlar. Gelirler babadan öyle giderler. Ben öyle mi geldim. Mücadele ederek geldim. Köy köy gezerek geldim. Bakın benim ailem benim siyaset yapmamı istemiyor. Bu tür şeylerin 2 şeye zararı var; birisi siyasetin kirlenmesine neden oluyor, siyasetçinin meşrutiyetinin tamamen yok olmasına neden oluyor. İkincisi de daha da önemlisi iyi insanların kaliteli insanların, iyi bir aileye iyi bir geçmişe sahip insanların siyasete girmesine engel oluyor. Niye haksız yere bu riski alayım, bana saldıracaklar. Siyasetten zengin olanlara bir bakın, sıfırdan geliyorlar siyaset üzerinden zenginleşiyorlar. Bu havuz medyasının haysiyet cellatlığı, itibar suikasti yapıyorlar. Ama bize o suikast tutmaz.

“HAKKIMDA YARGIYA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNUYORUM, MALVARLIĞIM DİDİK DİDİK İNCELENSİN”

Bizim geçmişimiz belli, geldiğimiz yer belli, malımız mülkümüz belli. Bizim her şeyimiz belli. Ama esas ilginç olan bizim Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu bir şey talep etti, malvarlıklarının bizzat denetimini. Ben de aynen pazartesi talep edeceğim. Bu güne kadar basına dava açmadım. Ama bunlar basın değil. Bunlar tetikçi. Bunlar haysiyet cellatlığı yapan havuz medyası. Bunlara medya mensubu demek sizler gibi emek veren gazeteci arkadaşlarımıza saygısızlık olur. Dolayısıyla hem yasal yollara başvuracağız hem bizim malvarlığımızla ilgili yargıdan inceleme isteyeceğiz. Daha da ileriye gideceğiz, dünyada itibarlı bir bağımsız denetim kuruluşuna malvarlığımı veriyorum ve incelenmesini isteyeceğim. Şimdi bir de hodri meydan diyoruz ki Türkiye kendi kurumlarına maalesef yargısına güvenmiyor artık. Aynı zamanda siyaset kurumuna güvenmiyor. Gelin yabancı itibarlı kuruluşları da içine alan bir beyaz sayfa başlatalım bundan sonra siyasetin meşrutiyeti için doğru bir noktaya taşınması. Kirlinin yanındaki temiz siyasetçileri de korumak için itibarlı kurumları da içine alan bir bağımsız denetim mekanizması kuralım. Ben biraz önce Genel Başkanımızdan bunun iznini de aldım. Bu kurumda Türkiye’nin resmi kurumları da olsun ama bağımsız yabancı kurumlar da olsun. Ve bütün önemli siyaset kurumlarına gelenler buraya malvarlıklarını beyan etsinler. Bunların denetimin sunalım hadi hodri meydan. Ben vereceğim. Genel Başkanım veriyor.

“BİR SİYASİ AHLAK YASASI ÇIKARMAYI DA TEKLİF EDECEĞİZ.”

Biz CHP’nin tüm icra kurumunda bulunan kişiler bunu beyan edecekler. En tepeden en aşağıdaki belediye başkanlarına kadar diğer partilerin belediye başkanlarına hodri meydan. Bir siyasi ahlak yasası çıkarmayı da teklif edeceğiz.

Bir de benim eşimin aracını gündeme taşımışlar, zaten eşim yıllardır Mercedes cipe binerdi. 2012’de vardı bu aracı. 2013’te yeniledim. 2014’te de yeniledim. Bu yıl da yeniledim. Yeni bir şey değil. Son model Mercedes cipi vardı, son model Range Rover cip ile yeniledim. Bunlar zaten malvarlığımızda var zaten.” dedi.